Yolun Başlangıcı: Bebek Adımları
Yeni şeyler deneyip gelişmeye çalışacağım, yeri geldiğinde korkup devam etmeye çekineceğim fakat yine de korkularımın üzerine gidip onları yenmeye çalışacağım, bazen korkutucu bazen ise oldukça heyecan verici olacağını düşündüğüm serüvenimin başlangıcına hoşgeldin. Bütün keşfettiklerimi, deneyimlerimi, kaygılarımı ve öğrendiklerimi sizlerle paylaşmak için sabırsızlanıyorum! Ayrıca her başarısızlığımın bulunduğu postta neden başarısız olduğumla alakalı kendimi tüm samimiyetimle ve tamamen objektif bir şekilde eleştirdiğim bir kısma yer vereceğim. Daha fazla bekletmeden hemen başlayayım çünkü çok heyecanlıyım!
Hoş Geldin Kemanım!
Evet! Başlıkta da gördüğünüz gibi keman çalmayı öğrenmeye karar verdim. Bu nasıl mı oldu? Her şey aslında bundan 2 yıl önce oynadığım "Omori" adlı bir oyunun "Final Duet" adlı şarkısını duyduğumda başladı. Bana çok büyüleyici gelmişti. Ben normalde konservatuvarda piyano eğitimi alıyorum severek de çalıyorum. O şarkıyı duyduğumdan beri favori kısmını sürekli piyanoda tekrarlayıp duruyordum ve sesi çok hoşuma gidiyordu fakat bir şeyler eksikti. Eksik olan parçadaki keman sesiydi fakat ne ben keman çalmayı biliyordum ne de keman çalan birini tanıyordum. Aklımdan hep "Acaba keman çalsam ne olur?","Bunu yapabilir miyim ki?", "Ya başaramazsam?", "En iyisi bu işe girmemek." diye geçiriyordum. Fakat madem formatımız korkularımızı yenmek ve ilerlemek, o halde ben de gerekeni yerine getirmeliyim dedim. Fakat bilirsiniz, yeni bir şeye atılmak demek ayrıca zorluklar ve hatalar demek. Hata demişken, yaşananları hemen sizlere anlatayım.
Bu Yay Bozuk Mu?!
Okuldaki müzik öğretmenimiz bizlere müzik aleti çalma konusunda oldukça destek veriyor ve bir arkadaşımla beraber ondan yardım alıyoruz. Kemanımı elime aldığım ilk gündü. Çok heyecanlıydım tam yayları çıkardık öğretmenimiz bize kemanın nasıl tutulduğunu gösterdi heyecanla yayımı sürteyim ses çıksın diye beklerken bir sürttüm, hiç ses yok! Sonrasında öğretmenimiz keman çantalarımızdaki küçük bir kutudan sarı, hafif yapışkanımsı bir şey çıkarttı. Meğersem o sarı şeyin adı "keman reçinesi"ymiş. Bizim keman reçinesini yaylarımıza sürtmemiz gerekiyormuş çünkü yay kılları ilk doğal hallerindeyken herhangi bir titreşime neden olmak için fazla pürüssüzmüş ve bu yüzden kemana sürttüğümüzde herhangi bir ses çıkmazmış. Biraz utanmıştım ve küçük düşmüştüm. Benim için pek de iyi bir başlangıç olmamıştı. Fakat sonrasında kendi kendime dedim ki "En azından yeni bir şey öğrendim.". Daha bu olaydan 5 dakika önce böyle bir bilgiye sahip değildim fakat artık keman hakkında öncekiden daha fazla şey biliyordum.
Sorun Yayda Değil, Bende
Bu utanç verici olayı yaşamamın sorumlusu yine benim, bu işe girişmeden önce ney nedir diye araştırmalıydım fakat ben bunu yapmadım. Bilmediğim şeylerin olabileceğini hesaba katmadım. Buradan çıkardığım ders ise şu: Bir dahakine bir işe girişirken giriştiğin konu hakkında önceden bilgi edin ki karşına çıkan durumlar karşısında hazırlıklı ol ve küçük düşme. Bu sayede daha rahat ve sağlam adımlarla ilerlersin.
Bitiş
Kısacası, ilk deneyimim böyleydi. Bazı dersler çıkardım, yeni şeyler öğrendim, biraz utandım içim sıkıldı fakat yine de devam edeceğim çünkü ilerlemek istiyorum ve korkularımın beni alt etmesine izin vermemeliyim. Sonraki deneyimlerde görüşmek dileğiyle...